TSO seçimleri bitti.
7-0’lık bir sonuç oluştu seçimler sonrasında. İnşaat gurubu dışında tüm guruplarda büyük oy farklılıkları gözlemledik. Keleş adına sonuç mükemmel oldu.
Bu seçimlerde 2 önemli faktör diğer etkenlerin önüne geçti!
Kimsenin “Beynine yatmadı” başka bir değişle!
Bu etkenlerden birisi DTO Başkanı İrfan Erdem, bir diğeri de Erdemir adına Oyak Gurubu.
Yıl 2019. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık yavaş yavaş “Erdemir” üzerinde Ereğli adına “güç” kazanmak için bir “Platform” kuruyor. “Ereğli Geleceğini konuşuyor platformu”.
DTO Başkanı İrfan Erdem gazetelere yaptığı açıklamada “Erdemir’i ve Oyak Yönetimi”ni yerden yere vuruyor!
Ve Kültür Merkezi’nde yapılan genişletilmiş toplantıda “Ereğli Geleceğini konuşuyor Platformu” sözcülüğüne getiriliyor!
O gün anlattığı “Fil” hikâyesini asla unutamam! Derstir bu hikâye insanoğlu’na!
Bugün sormak gerekiyor! Bu Platform adı altında “Oyak ve Ereğli” arasında nasıl bir denge unsuru oldunuz, Ereğli’nin menfaatleri adına ilçemize neler kazandırdınız?
TSO üzerinde nasıl bir beklentiniz var ki seçimlerde “Taraf” olmaktan çekinmiyorsunuz, ” Oyak Gurubu beni destekliyor” söylemini kullanarak “Güç” gösterisinde bulunuyorsunuz?
Ne zaman “Taraf” değiştirdiniz?
“TSO seçimlerinde aday olan Arslan Keleş ve Niyazi Özcan’ın projelerini dinledim, Özcan’ı destekleme kararı aldım” sözleriyle “Güvenirliliğinizi” kaybetmiş olmadınız mı?
Bu hafta sizin DTO seçimleriniz olacak. Sadece bu konuya odaklanmış olsaydınız, seçimlere ilgisiz kişilerin “Destek” söylemleri dışında sadece “Oy” kullanacak kişilerle iştigal etseniz doğru olmaz mıydı?
Bizce mükemmel olurdu!
Ama olamadı maalesef.
TSO seçimlerinin önüne geçen diğer ve en önemli etkenlerden birisi de Erdemir adı altında Oyak Gurubu oldu!
Seçimler öncesinde Keleşler Otel’de bir basın toplantısı düzenleyen TSO Başkanı Arslan Keleş bilhassa “Erdemir Mamülleri” satın alan kişilerin “İş alamamak ve repertuardan çıkarılmak” gibi sözlerle “baskıya maruz bırakıldıklarını” iddia etti ve Oyak Gurubundan bir kişinin üyeleri aradığını, bazılarının da “aracılar” tarafından arandığını ifade etti!
Seçim sürecinin başından itibaren “Taraf” olduğu ileri sürülen Oyak Gurubu Keleş’in ağır ithamlarına rağmen tek bir açıklamada bulunmadı!
Ve Niyazi Özcan’ın “Beyaz Listesine” Erdemir adına “üye” ismi yazdırdı!
Erdemir sadece Ereğli’nin değil Türkiye’nin en önemli kurumlarından birisi.
Erdemir istediği zaman Ereğli TSO ile istişarede bulunabilir, birlikte kararlar alabilir!
Erdemir ismi ya tüm listelerde olacak ya da hiçbirisinde olmayacak!
Bu kadar büyük bir hata yapılabilir mi? Erdemir ismi yıpratılabilir mi?
Şimdi Niyazi Özcan’la birlikte “Erdemir” de yenilmiş mi oldu?
İnsanoğlu doğar, yaşar ve ölür!
Her birimizin bir yaşam şekli vardır! Ailesi, çevresi etkendir insanın var olmasında!
Ve 2 gerçek vardır insanoğlu’nun hayatını devam ettirmesinde. Yaradanımızdan öğrendiğimiz…
“Namus ve Ekmek”.
İnsanoğlu “Ailesi” için yaşar! İnsanoğlu “Ekmeği” için yaşar!
Hayatta kimseyi “Tehdit” etmeyeceksin!
Hayatta kimsenin “Ekmeğiyle” oynamayacaksın! “Parayla insanı terbiye” etmeyeceksin!
Erdemir ve Oyak ismini bu seçimlerde kim kullandıysa, kim kullandırttıysa hesabını verecektir!
Umarız…
Seçim bir “Sanattır”.
Doğru aday, doğru yöntem, Doğru siyaset!
Bu üçle mi birleştiremiyorsanız başarıyı yakalayamazsınız!
Ereğli ve Erdemir birbirlerinin “Kaderidir”. Birlikte yaşamayı bilecekler!
Ve kişilerin “Şahsi Menfaatleri” için bu gerçekler değişmeyecek!
Göreceğiz hep birlikte…
Birde diğer kişileri ekleyebiliriz bu yanlışın içine düşmüş, didinip durdular!
Kukla’lar…
Kendi işleri olmadığı halde “Taraf” oldular TSO seçimlerinde!
Alışıklar zaten mağlubiyete…
Yarar değil zarar verdiler Özcan’a!
Kurdukları “İçki Masalarında” kendilerini “MEZE” yaptılar tüm Ereğli’ye…
İyi de yaptılar bizce! Gerçek yüzlerini göstermiş oldular!
“Bomboş” olduklarını tüm Ereğli’ye ilan ettiler!
TSO seçimleri bitti. Arslan Keleş 4 yıl görevinin başında!
Ama Keleş’de şunu iyi bilmeli!
Keleş herkesi, her kişiyi, her kurumu kucaklamalı! Ereğli adına… Ereğli’nin menfaatleri adına…
Bunu başarmalı!
Ve unutmamalı!
İnsanoğlunun en “Güçlü” olduğunu zannettiği an, en “Güçsüz” olduğu zamandır…
Bu gerçeği unutmayacak, bizimkiler (!) gibi Ereğli’ye “MEZE” olmayacak…
